GURURLU
CÜMLELER
"Şiirin
aşkı yok etme yeteneğini ilk kim keşfetti merak ediyorum doğrusu!"
Jane Austen
Jane Austen. Çatık kaşlı edebiyat döneminde gülümseyen
suratları kelimelerle çizen bir yazar. İngiliz edebiyatının kült eserlerini
kaleme almış olan Austen, tarihin en fazla ses getiren kadın yazarlarından
biridir, romanlarının yakaladığı başarıyla beraber ise "kadın yazar"
kimliğiyle değil, klasikler arasında bir yıldız kadar parlak başyapıtların
yazarı olarak anılmaktadır. Jane Austen'in kitaplarında büyülü bir romantik
hava ve onu saran bir nezaket mevcuttur. Aşkın değişmez bir ana tema olduğu bu
kitaplarda aile ilişkileri ve toplumsal ölçütler her daim kendisine yer
bulmuştur. Kadın karakterleri başkahraman olarak seçen Austen, bu karakterleri
güçlü, zeki, kibar ve belli ölçüde güzel olarak tasarlamış, her birine onları
gerçek kılacak kusurlar yüklenmiştir. Gurur
ve Önyargı da bu kusurların etrafında şekillenen, aradan geçen yaklaşık iki
yüz yıla rağmen hala en çok sevilen aşk romandır. Bu sürükleyici, romantik
hikayeyi anlatmak için Austen'in ruha dokunan bir satırını seçmek mümkündür;
"Gerçek bir akıl üstünlüğü varsa gurur her zaman emin ellerde olacaktır."
İki zeki, gözlemci, düşünceli karakter. Elizabeth
Bennet ve Fitzwilliam Darcy, kitaba adını veren iki kusurun taşıyıcılarıdır.
Bennet ailesi beş kız kardeşin olduğu, zenginlikten ve gösterişten oldukça uzak
bir ailedir. Bu aile o dönemki toplumsal sınıfın bir yansıması olmasının
yanında insanlarla bütünleşmiş olan farklı düşüncelerin de sesi olmuştur. Beş
kız kardeşin her birinin farklı özelliklerle süslendiği ve dolayısıyla
Austen'in hayatında rastladığı bazı klişelerin de barındığı bu hikayede
Elizabeth, akıl ve kalbin nasıl kullanıldığının bir aynasıdır. Lizzie Bennet,
kardeşlerinden daha zeki, insanları çözebilen, neşeli bir kızdır fakat
böylesine hoş becerilerle donatılmış olan Elizabeth gururun ateşiyle körüklenmiş
önyargıyla başını belaya sokmuştur. Önyargının pençelerini, zamanı için
alışılmışın dışında kalan Elizabeth'in ruhuna geçirmesinin tek bir sebebi
vardır, o da Mr. Darcy'dir. Genç, zengin ve zeki bir adam olan Mr. Darcy, sahip
olduğu bütün bu meziyetlere rağmen çevresinde pek sevilmeyen bir adamdır.
Romanın akışını başlatan ve kasabaya yeni taşınmış Mr. Bingley'in en iyi dostu
olan Darcy, gururun ete kemiğe bürünmüş hali gibidir. Elizabeth'in aksine
önyargıdan soyutlanmış olan bu gurur, dışarıdan bir gözle kibrin bir eseri
sayılmaktadır fakat kitabın ilerleyişiyle bu kusurun ve beraberinde getirdiği
kinin, yoktan değil, tecrübeyle var olduğu ortaya çıkmaktadır. Austen'in
sözünde gerçek bir akıl üstünlüğünden bahsedilmektedir ve her iki başkahramanın
da zeki olduğu göz önüne alındığında, gururun yönlendirilebilen, kontrol
altında tutulabilen bir kusur olduğu çıkarım yapılabilmektedir. Mr. Darcy
geçmişte yaşadıklarından dolayı gururunu bir kalkan, bir koruma şekliyle
tavırlarından yaşatırken, Darcy tarafından incinen gururunun doğurduğu
önyargıyı ruhunda canlı tutan Elizabeth, zaman ve onun getirdiği duygular ile
gerçeklerle başkahramanlar, bu iki hatanın kendilerini daha fazla sürüklemesine
müdahale etmeyecektir. Gururunun şiddetini azaltan Darcy ve önyargısına rağmen
kalbini dinleyen Elizabeth, kusurların güçlü, güvenilir elini bırakarak,
mutluluğa götürecek olan yola adım atmaktan çekinmeyecektir.
"Görüşleri hiç değişmeyenlerin ilk başta doğru yargıya varmaları bilhassa zorunludur."
Genç yaşta vefat eden Jane Austen'in Gurur ve Önyargı kitabı, sadece yazarın
kendi kitaplarının arasında değil, bütün yazılmış klasikler arasında da ayrı
bir yere sahiptir. Bu özel olma niteliği ile sanatını sürdüren romanda gurur da
önyargı da, her iki karakterde mevcut olan kusurlardır. Fakat Darcy'de gurur
daha ağır basarken, Elizabeth'te önyargı daha yoğundur. Elizabeth'in genç adama
karşı beslediği önyargı, onu pişman olduğu bir hatayla yüzleştirmektedir, bunun
etkisiyle de Miss Bennet'ın fikirleri değişmektedir. Önyargı tehlikelidir,
tıpkı gurur gibi. Gurur, kişinin kendisine, ruhuna koyduğu yasaklarla leke
bırakır. Önyargı ise kalbe kalıcı, hoş olmayan fısıltıları saklar. Bunları
kontrol edemeyen birinin ise hayata dair yapacağı seçimlerde doğruyu bulmak
için tek bir şansı vardır.
Austen'in etkileyici bu iki başkahramanı sabitliğin
bataklığına hapis olmayacak kadar şanslılardı. Zamanın üstesinden gelip
ölümsüzlüğü yakalayan Gurur ve Önyargı'nın
yarışında kazanan kalpte nefes alan aşk olmuştur.
ŞMÜ